1974’ten BERİ SUSMADIK, SUSMAYACAĞIZ !

1974 yılında kurulan Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD), kurulduğu günden bu yana tüzük metninin ikinci maddesinde de belirtildiği üzere yalın ancak zorlu bir amaca odaklanmaktadır. ÇHD’nin amacı; hukukun, insanlığın binlerce yıllık tarihsel kazanımları ışığında geliştirilmesi, insanın özgürleşmesi ve demokratiklik temeline dayalı, toplum bilinci ile güvence altına alınmış bir hukuk sisteminin kurulması, başta yaşam hakkı olmak üzere temel haklara ve insanlık onuruna yönelik her türlü saldırının önlenmesi için çalışma yapmaktır. ÇHD, ezilenler ve emekçilerin özgürlük ve adalet mücadelesi cephesinde saf tutan bir demokratik kitle  örgütüdür.

Tarihi boyunca ÇHD sömürülen ve iş cinayetlerinde katledilen işçi ve emekçilerin, ezilen halkların, işkenceye ve toplumsal cinsiyet temelli şiddete maruz kalanların, sokak ortasında kolluk kuvveti yahut çetelerce katledilenlerin, göçmenlerin, öğrenci muhalefetinin, hapishanede siyasi nedenlerle tutsak edilenlerin, velhasıl devletin işlediği suçlardan doğrudan ya da dolaylı etkilenenlerin, haksızlık ve hukuksuzluk karşısında mücadele ettiği için yargılanan, infaz edilen, işkenceden geçirilen devrimci, demokrat ve yurtseverlerin; bu coğrafyanın emekçilerinin, ezilenlerinin, ötekileştirilenlerinin meşru mücadelesinin yanında yer alarak avukatı olagelmiştir.

Konduları yıkılan, kentsel dönüşüme karşı mücadele edenlerin, işçilik alacakları yahut işini geri almak için fabrika önlerinde direnenlerin, doğanın tahribatı ile sonuçlanan ekolojik suçlara karşı mücadele edenlerin yanında kimin durduğuna bakan ÇHD’yi görür.

Soma, Ermenek, Çorlu, Hendek, Zonguldak, Amasra’daki katliamlar akabinde yürütülen hukuk mücadelesine bakan ÇHD’yi görür.

Güler Zere, Engin Çeber, Festus Okey, Berkin Elvan, Hasan Ferit Gedik ve daha onlarca örneğe bakan ÇHD’yi görür.

Şemdinli, Susurluk, Mehmet Ağar ve diğer kontra davalarına bakan ÇHD’yi görür.

Bayrampaşa, Ulucanlar, 19 Aralık ve diğer hapishane katliamlarının akabinde yürütülen hukuk mücadelesine bakan ÇHD’yi görür.

Gezi eylemlerinde katledilen Ethem SARISÜLÜK’ün, Sivas’ta diri diri yakılan canların hesabını sormak için verilen hukuk mücadelesine bakan ÇHD’yi görür.

Mücadele tarihi boyunca ÇHD bu amaç ve konumundan hiç sapmamış, aksine her geçen yıl daha da artan bir çaba ile Türkiye’de süregelen hak ihlallerine karşı ezilenlerin savunmanlığını üstlenmiş, toplumsal mücadelenin yalnızca savunmanı değil ama ayrılmaz bir parçası olarak konumlanmıştır.

ÇHD, Türkiye’deki tüm bu hukuksuzluklara, hak ihlallerine ve devlet terörüne karşı mücadele ederken, enternasyonal dayanışmanın önemini gözeterek çok sayıda benzer uluslararası hukuk kurumu ile işbirliğini geliştirmeye çalışır. Anti-emperyalist bir perspektifle hareket etmeyi, ve bu anlamda enternasyonal dayanışmayı geliştirmeyi temel bir ilke olarak benimsemiştir.

Velhasıl, ÇHD bir hukuk mücadelesi ve avukatlık geleneğinin Türkiye’deki adıdır! Tam da bu nedenle Türkiye’de toplumsal mücadeleye karşı iktidar eliyle sürdürülen saldırılar arttığında defalarca kapatılmış, üyeleri katledilmiş, tutsak edilmiştir. Ancak bütün bu saldırılar, kapılara konulan mühürler ÇHD’nin faaliyetlerinin bir gün olsun sekteye uğramasına yol açmamıştır. Aksine ÇHD ve üyeleri tüm bu saldırıları onur nişanesi olarak kabul etmiş, “devirmeyen darbe güçlendirir” şiarı ile her saldırıdan daha güçlü çıkmayı da bilmiştir.

Özellikle son yıllarda derneğimize karşı saldırılar daha da artmıştır. 2017’den bu yana Dernek Başkanımız Selçuk Kozağaçlı ve çok sayıda dernek üyemiz tutsaktır. Derneğimizin yıllarca içten bir emekçisi olmuş Ebru Timtik, arkasında koca bir tarih ve direnme azmi bırakarak Türkiye’de herkes için adil yargılanma hakkı talebi ile başlattığı ölüm orucu eyleminde yaşamını kaybetmiştir. Bütün dünya genelinde her yıl 14 Haziran’da gündeme alınan Uluslararası Adil Yargılanma Hakkı ve Ebru Timtik Ödülü, derneğimizin 50 yılı bulan mücadele tarihi yönüyle bugün en önemli miraslarından birini ifade etmektedir.

Hep söylediğimiz üzere: ÇHD tarihi boyunca hiç susmamıştır, bundan sonra da baskı ve zor karşısında durmaya devam edecek, kurucu üstadlarımız Niyazi AĞIRNASLI’lardan  Halit ÇELENK’lerden devralınan mücadele geleneğini sürdürecektir.